[E-X40] Özel Görev

Kurai asteğmen bardağını döndürürken düşündü: sahiden bu pembe şey alkolmüydü? şişede ne yazdığına bakmamıştı ve asteğmende özel olarak bir imada bulunmadı, bünyesinin alkole zayıf olması dolayıyla yanlış bir şey yapmaktan veya söylemekten korkuyordu ama ya alkol değilse, asteğmen tekrar konuşmaya başlayınca kafasındaki bu soruları görmezden gelip ona odaklandı.

Asteğmenin kendisine söylediklerini dinledi, biraz mahcup hissetti ve bir şey öğrendi, asteğmen bir şey yap dediğinde yuvarlama yapmadan yapacaktı.

Üflediği dumanın yavaşça yüzüne gelmesinden içten içe oldukça rahatsız oldu, aslında dumanda değil bunu fazla aşağılayıcı bulduğu için rahatsız olmuştu, gemideki en deneyimsiz kişi olduğunun bilincindeydi kendini de öyle herkesin üstünde falan görmüyordu fakat gene de sinir bozucu bir hareketti.

Kendisine verilen puroya uzanıp "Sağol." dedi, purosunu yakmasına için asteğmenin tuttuğu çakmağa doğrulttu ve puroyu ağızına aldı.

"Bu tayfa güzel gözüküyor, işin aslı bu 15 yıllık meslek hayatımda gördüğüm ilk tayfa, hiç sahaya alınmadım yada atılmadım, sadece masa bası işleri. Kendimi profesyonel gibi göstermek için çaba gösteriyorum ama geçen onca yılın ardından böyle bir durumun içinde olduğum için aslında biraz heyecanlı ve gerginim," ne tür bir konu açıcağından emin olmadığı için biraz özele girdi ama anlattığı kişi asteğmeni olduğu için pekte dert edilecek bir şey değildi.

"ayrıca odama yerleşirken köydeki çocuklardan birinin verdiği şişme ördeği patlattım, bu benim için kesinlikle özel bir görev, sizin için olmasa da." dedi. Şişme ördek kısmı gereksizde ama içinde kalmıştı öyle araya sıkışıtırı verdi.

Son cümlesini bitirince cebinden kendi sigara kutusunu çıkarttı ,puro hala ağızındayken bir tane alıp asteğmene uzattı.

"İster misiniz?"

Asteğmen Lira, alkolsüz içki eşliğinde hafif bir tebessümle Kurai’yi dinliyordu; gözlerini doğrudan Kurai'nin gözlerine dikmiş, dikkatle ve hafif alaycı bir keyifle onu izliyordu. Kurai’nin konuşmasını bölen küçük bir hareketle purosunu ağzına götürdü ve derin bir nefes aldı. Dumanı yavaşça, sanki kasıtlı yapıyormuş gibi, Kurai’nin yüzüne üfledi. Kurai, bu hareketlere rağmen anlatmaya devam edebilirdi, Lira ise bu anın tadını çıkarır gibi sakince onu dinliyordu.

Kurai sonunda cebinden kendi sigarasını çıkardı ve nazikçe Asteğmen’e teklif etti. Henüz purolarını bitirmemiş olsalar da Kurai’nin teklifi üzerine Asteğmen Lira keyifli bir gülümsemeyle sigarayı aldı. Ardından kendi purosunu ağzından çıkarıp küllüğe bastırarak söndürdü. Oda dumanaltı olmuştu. Hafif bir hareketle sigarayı ağzına yerleştirdi, başını hafifçe yana yatırarak baktı. Yüzündeki yaralar karizmatik bir aura veriyordu kendisine. 

"Sigaramı yak Kurai"  dedi, bu defa doğrudan ismiyle hitap ederek.

Kurai, Asteğmen’in sigarasını yakabilirdi. Eğer Asteğmen’in sigarasını yakmaya karar verirse, Lira bir süre daha dinlemeye devam edecekti, yok eğer Kurai konuşmazsa "Niye sustun ne güzel sohbet ediyorduk.. Bana şişme ördekten bahset" diyecekti.

Bir süre sonra, Lira’nın sigarası da bitince, yavaşça söndürdü ve masaya bıraktı. Başını kaldırıp baktığında, Kurai’ye hafif bir baş hareketiyle onay verdi.

“Tamam, Çavuş. Bu gece iyi iş çıkardın. Yarın görevine devam edebilirsin," diyerek hafif bir sesle onayını verdi.

Kurai, alkolsüz içki ve sohbetin ardından odadan çıkıp güverteye yöneldiğinde gece serin ve sessizdi, geminin sallantısına karışan dalgaların sesi duyuluyordu. Güverteye çıktığında, bir köşede Temelu'yu gördü; Temelu sigarasını içiyordu ve Kurai’nin geldiğini henüz fark etmemişti. Yarın sabah, muhtemelen gemi görev bölgesine varmış olacaktı. 

Xp ve ödül: