One Piece Forum Role Play
One Piece Forun Role Playine hoş geldin. Onaylama mail'i geç düşüyor haberin olsun.

Join the forum, it's quick and easy

One Piece Forum Role Play
One Piece Forun Role Playine hoş geldin. Onaylama mail'i geç düşüyor haberin olsun.

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

4 posters

1 sayfadaki 2 sayfası 1, 2  Sonraki

Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından North Blue Anlatıcı Paz Tem. 28, 2024 2:36 pm

Gemi, dalgaların ritmik salınımına boyun eğmiş, uçsuz bucaksız mavi denizde huzurla süzülüyordu. Son ada yaptıkları ticaret oldukça verimliydi. Chameleon yaklaşık 2.000.000ß'i kasaya koymuş ve adadan ayrılmıştı. Gemileri güzeldi. Paraları vardı. Huzurlu bir günün sabahında güneş yükseliyordu.

Chameleon yatağında uyuyordu. Baston kılıfı yastığının altındaydı. Yastık sert olduğu için baston kafasını acıtmıyordu. Şuanda rüyasında bir koyunla aynı masada oturmuş zarif bir çay partisi veriyorlardı. Koyun Chameleon'a sordu "Me.eee.ee?"...  

Mırumıru ise etrafta bir şeylerle oynuyordu. Oynadığı şeye full focus atmıştı. Odağı, o şey her neyse, tamamen ona odaklanmıştı. Oyun oynarken Elizabeth'in yavaşça arkasından kendisine yaklaştığını fark etti. Anlaşılan her zamanki gibi Mırumıru'yu yakalayıp, sarılıp onu mıncıklamaya çalışacaktı.

Tayfanın geri kalanı ise kendi işiyle uğraşıyordu. Büyük ihtimalle büyük bir iştahla yemeğin hazırlanmasını bekliyordu, Kerimiciano da güvertede kemençesinin akordlarına ayar çekiyordu. Cruel ise yelkenin üstündeki gözetleme bölümünde olmalıydı. Ertesi gece bol bahartı köri yemiştiniz ve bugün kahvaltıda ne olacağı merak konusuydu. Tam şuan Ferudi tarafından kahvaltı hazırlanıyor olmalıydı.

Spoiler:
North Blue Anlatıcı
North Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 8
Kayıt tarihi : 16/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Paz Tem. 28, 2024 3:36 pm

Mırumıru için sıradan bir sabahtı. Sabaha karşı beş gibi uyanmış, gerinmiş, estetik yoga hareketleri yaptıktan sonra bir on beş dakika daha uyumuştu. Sonra tam yarım saat boyunca banyo yapmış ve tüylerine kaybolan görkemini geri kazandırmakla uğraşmıştı. Bu yorucu iş bittikten sonra biraz su içmiş, işemiş, kakasını yapmış ve kakasını yeni yapmış bir kedinin hafiflemesiyle oradan oraya koşturmaya, zıplamaya, rüzgarın etkisiyle hareket eden toz, yaprak, iplik ve çeşitli çöplerle oynamaya başlamıştı.

Güneş yeni yeni yükseliyor, hava da yeni aydınlanıyordu. Mırumıru, öğlen uykusu saatinden önce enerji patlaması yaşadığı anlardan birisindeydi ve gözüne mükemmel bir av kestirmişti. Bir martı! Güvertede, kenara konmuş, yan kesici bakışları ile ona meydan okuyan bir tavırla üzerindeki bitleri ayıklıyordu. Mırumıru'nun göz bebekleri kocaman oldu. Hemen pusuya yattı. Gövdesini olabildiğince yere yaklaştırdı. Poposunu hafif kaldırdı. Sağa sola sallamaya başladı. Bir iki, bir iki. Gözleri martıya odaklanmıştı. Poposunu daha hızlı sallamaya başlarken arka patisiyle de kendini öne doğru sıçramaya hazırladı. Bir iki, bir iki... Ve atıl! Mırumıru martıya doğru kendini fırlattığı anda martı uçup gitmişti ve hızını kontrol altına alamayan Mırumıru güvertenin kenarına başını çarpmıştı. Mızırdanma dolu birtakım sesler çıkarırken arkasından ona yaklaşmakta olan sinsirellayı fark etti. Bu kadından nefret ediyordu. Onu her fırsatta mıncıklayıp öpmeye çalışmasından da! Mırumıru bütün alacakaranlık vaktini güzel tüylerini temizleyip kabartmakla geçirmişti ve şimdi üzerinin ruj, tükürük, bok, püsür olmasına izin veremezdi. Elizabeth'i fark ettiği gibi hızla topuklayarak güverteden kaçtı.

Ne yapması gerektiğini biliyordu. Karnı yavaştan guruldamaya başlamıştı ve artık kahvaltı vaktinin geldiğini düşünüyordu. Ayrıca sıkılmıştı ve bu durumu ancak birilerinin huzurunu bozarak çözebilirdi. Bu yüzden kaptanları Chameleon'un kamarasına doğru ilerledi. Kapıyı bir tekmeyle açtıktan sonra kaptanının huzurlu ve ağzından salyaları akarak uyuyan yüzüne baktı. "UYAN ARTIK! SIKILDIM!" İnsan formundan tam kedi formuna dönüşerek yatağında yatmakta olan Chameleon'un üzerine çıktı ve yüzünü patilemeye başladı. Bu, uykusunun en ağır ve en tatlı noktasında uyuyan bir insanı uyandırmak için özellikle geliştirdiği bir metottu. Yüzünü çizmiyor ancak tırnaklarının keskinliğini hissettirerek iğneliyor ve onu rahatsız ediyordu. Bunu yaparken bir yandan da "uyan, acıktım, ilgi istiyorum" adlı şarkısını söylemeye başladı.



En son Mırumıru tarafından Paz Tem. 28, 2024 3:53 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Paz Tem. 28, 2024 3:47 pm

Ara sıra gelen derin horlama sesleri, kaptanın kamarasından dışarıya çıkacak kadar yüksek desibellere doğru yol alırken, denizlerin yakışıklı, seksi, karizmatik kaptanı bir ayağını yatağından dışarı sallandırmış, bir ayağını yatağın ucuna kadar sarkıtmış, eğik bir şekilde mükemmel uykusunu çekiyordu. Bir elini kafasının altına koymuş, diğer elini ise yataktan sarkıtıyordu. Ağzı kocaman açılmıştı, burnundan nefes almayı reddediyor gibi bir hali vardı. Aldığı her bir derin nefesle birlikte horlamasının düzeyi daha fazla artıyordu. Bunca şey, dışarıdan bakıldığı zaman müthiş bir rahatlığı gözler önüne sermesine rağmen, zihninin derinliklerinde o hiç rahat değildi. Belki de, hayatının en zor anlarından birini yaşıyordu.

"~Bak hayatım, gerçekten ben daha önce hiçbir koyunla birliktelik yaşamadım. Yani genelde insanlarla sevgili olmayı tercih ediyorum. Bu yüzden bilmiyorum işte. Kafamda endişelerim var, anlatabiliyor muyum? Benim endişelerimi gerçekten anlıyor musun, ~hayatım?"

Bir koyunla aynı masada oturan kaptan, önündeki masada zarifçe içilmeyi bekleyen çay bardağına uzanıp, kulpuna nazikçe işaret parmağını geçirip baş parmağıyla destekledikten sonra ağzına götürdü. Bir hanımefendinin karşısında çok daha centilmen olmalıydı. Bu yüzden ağır ağır kaldırdı bardağı, ağzına yaklaşmaya başladığında boştaki elini bardağın altına koyarak bir yudum aldı. Bardağı yerine, masaya koymak için hafif ve nazik bir şekilde uzanırken, koyunun suratına bakıp son cümlesini etmesi ile birlikte boğazındaki çay neredeyse boğazına yudumlanıyordu. Bunca lafı boşuna mı etmişti gerçekten?

"~Bak seni anlıyorum. Ben aslında tüm kadınları anlıyorum. Neden biliyor musun? Denizlerin yakışıklı, seksi, karizmatik kaptanı olmak kolay değil. Herkes beni istiyor, herkes hayatında benim var olmamı istiyor. Hayatlarını mükemmelleştireceğimi biliyorlar."

Kuruyan boğazını, tekrardan nazik bir şekilde çay ile ıslattı. Bir yandan, içini hafif bir endişe kaplıyordu. Bir koyunla sevgili olmak zorunda kalırsa, nasıl anılırdı? Denizlerin yakışıklı, seksi, karizmatik, koyun kaptanı? Hayır, böyle bir şey mümkün olamazdı.

"~Özür dilerim tatlım, gerçekten olmaz. Bir ünüm, bir şanım var benim. Senin yok demiyorum ama, işte yani..."

O an, cümlelerini bitiremeden girdiği stres bütün vücudunu kaplamıştı. Neredeyse soğuk terler dökmek üzereydi, ancak koyunun birden toynaklarını uzatıp kaptanın yüzüne sürtmeye başlaması, stresten ter bile dökmemesine sebep oluyordu. Bu hareketi hiç romantik bulmamıştı, koyunun neden bunu yaptığını anlamıyordu. Bir süre, aslında kısa bir süre ancak kaptan için oldukça uzun bir süre bunu yapmasını izledi sessizce. Sonrasında, artık stresten patlamak üzere olan vücudu bir anda gözlerinin açılmasına ve üzerinde duran Mırumıru'yu ani kalkışla fırlatırken, kadın sesiyle çığlık atmasına sebebiyet vermişti.

Havada uçan kedi dostunu gördüğünde gözleri daha da açılmış ve hızlıca ellerini kedinin gövdesine atarak onu yakalamıştı. Bir süre derin nefesler alarak Mırumıru'ya baktı, sonrasında kendine çekip sarıldı. "~~Ah, Mırumıru sen olmasan ne yapardım? Bir koyunun kocası olacaktım..." Mırumıru'yu birkaç saniye sonrasında yere koymuş, önce kafasından çıkan şapkasını geriye takmış ve sonrasında bastonunu sol eline almıştı. Bastonunu bir iki kez yere vurduktan sonra boğazını temizledi, ardından ilerlemeye başladı. Geçerken yelpazesini ceketinin bir cebine bıraktı, eline ise kamarasında her zaman hazır duran oyuncak oltasını da yanına aldı. Kamarasının kapısını açtığı gibi, iki kolunu iki yana açtı ve bağırmaya başladı.

"~GÜNAYDIN TAYFAMIN EN DEĞERLİ ÜYELERİ, EN GÜZEL AŞKLARIM, HAYATLARIMIN ANLAMI." Bastonunu tuttuğu eliyle elini tersine doğru ağzına tutup, ağzını kapatarak Mırumıru'ya eğildi ve fısıldadı. "Sen ayrısın, sen beni Koyun'dan kurtardın." diyerek göz kırptı. Sonrasında tekrar ayağa kalktı ve güvertede her zaman hazır duran sandalyesine doğru ilerlemeye başladı. "~DENİZLERİN YAKIŞIKLI, SEKSİ, KARİZMATİK KAPTANI GÜNÜNÜZÜ AYDINLATTI! SİZLER DE BENİM GÜNÜMÜZÜ AYDINLATTINIZ, ~ŞEKERLERİM!" Sandalyesine vardıktan sonra, bastonunu sandalyesinin koluna koydu, sol eliyle yelpazesini açıp kendini yellemeye ve sağ eliyle oltayı Mırumıru için oradan oraya savurmaya başladı.

"~Kırmızı balık gölde, kıvrıla kıvrıla yüzüyor..."

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından North Blue Anlatıcı Paz Tem. 28, 2024 8:07 pm

Mırumıru, sinsirellanın kendisine ulaşmasına izin veremezdi. Bu yüzden tehlike yaklaşmadan çareyi kaçmakta buldu. Mırumıru uzaklaşırken Elizabeth, hayal kırıklığı içinde arkasından seslendi, "Geri geeeeel!" Ancak Mırumıru, tüylerini temizleyip kabartmak için harcadığı emeği çöpe atamazdı. Sonra gidip kediye dönüşmüş ve mükemmel şarkısını kaptanına söylemiş ve onu bir koyunla evlenmekten kurtarmıştı. Kim bilir belki Mırumıru gelmeseydi Chameleon'un girdiği bu yolculuk, insan kafalı yavru koyunların ortaya çıkmasına kadar gidebilirdi. Chameleon, bu yardımın ne kadar önemli olduğunu fark etmiş olacak ki bir süre Mırumıruya sarıldı.

Kaptan, Mırumıru'yu yere bıraktıktan sonra bastonunu, yelpazesini de alıp kapıyı BAM! diye açmıştı. Yüksek enerjisi ile bağıra bağıra boş güverteye seslendi. Güvertede olmayan tayfasını selamladı. Ama muhtemelen güvertede olmayan, kamaralarında olan herkes duymuştur Chameleon'u. Bir tek Braga vardı güvertede. O da zaten ani açılan kapının sesinden korkarak yere düşmüş, sabunlu su ile dolu kovayı da güverteye dökmüştü. Kaslı göğsü, nefes nefese kalmaktan hızlı hızlı şişip iniyordu. Yukarıda, yelkenin üstünden Cruel'in sesi duyuldu "Sessiz olur musunuz? Sabah sabah.." diye söylendi Cruel sabahları huysuz oluyordu biraz. Kahvaltısını yedikten sonra daha iyi oluyordu.

Sonra Chameleon güvertenin tam ortasında, Smith'in güverteye sabitlediği sandalyesine oturup oltasıyla Mırumıru'yu oynatmaya başladı. Güneş... Sakin dalga sesleri... Sakince esen rüzgar...

Bir süre sonra mutfaktan yemek kokuları geldikçe karınlarınız acıktı. Tam kahvaltı için kalkacakları sırada mutfaktan Ferudi'in acı ile bağırma sesi geldi. "Uuaahh!" Bir saniye sonra da büyük bir patlama sesi duyuldu ZORRT! Gemi şiddetli bir şekilde sarsılırken deniz köpürüp dev dalgalar oluşmaya başladı. Gemi beşik gibi sallanırken bir bağırma sesi daha geldi ve bir patlama sesi daha ZOOOORRRTTT! Braga "cenin" pozisyonuna geçip korku ile çığlıklar atmaya başladı. Cruel dengesini kaybedip yelkenlerin üstünden Braga'nın üstüne düştü . Braga'nın sesi kesilip yere hareketsiz yığılırken dalgalar büyümeye başladı. Büyük bir dalga güverteye vurdu. Güvertenin üstündekiler sırılsıklam oldu. Geminin iki yanında gemiye asılı duran sandallar patır kütür gemiye çarpmaya başladı. 2 sandal vardı her biri 4'er kişi alabilirdi. Birkaç saniyede kaos Altın Kedi Korsanlarını vurmuştu.
North Blue Anlatıcı
North Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 8
Kayıt tarihi : 16/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Ptsi Tem. 29, 2024 4:17 pm

Mırumıru'nun çabaları meyvesini vermişti ve artık uçmayı öğrenmişti! O bir uçan kediydi! Denizlerin en yakışıklı, en karizmatik, en seksi, en kaptanı uykusundan öyle bir çığlıkla uyanmıştı ki Mırumıru çığlık sesinden mi irkilip sıçramıştı yoksa Chameleon'un aniden kalkışıyla mı emin değildi. Tek bildiği şey artık havada olduğuydu. Vücudunu dört patisinin üzerine düşebilmek için dengelemeye çalışırken havada bir çift el tarafından yakalanmıştı. Bir süre soluklandıktan sonra Chameleon ona sarılmış ve o olmasa bir koyunun kocası olacağını söylemişti. Ne? Rüyasında koyunlarla ne yapıyordu bu adam? Mırumıru pek de öğrenmek istemiyordu. Ona sarılan adamın yüzüne patilerini yerleştirerek "bu kadar yeter" mesajını verdi. "Mııruuaaavv."

Mırumıru yere bırakıldığı an bozulan tüylerini düzeltmek için kendini yalamaya başladı. Ön patilerini de diliyle ıslatıp kafasına sürterek kafasındaki tüyleri düzeltmeye çalıştı. Saçlarının kabarık görünmesini istiyordu ancak elektrikli gibi durmasını da istemiyordu. O asil bir kediydi, dış görünüşü fazlasıyla önemliydi. İnsan içine bu şekilde çıkamazdı ya. Tam olarak bu esnada da Chameleon sabah selamını veriyordu ancak Mırumıru onun ne yaptığı ile şu anda fazla ilgilenmiyordu. Şu anda.

Chameleon sandalyesine geçip kutsal cihazı ortaya çıkardığında tüm işler değişmişti. Mırumıru'nun göz bebekleri anında kocaman oldu. Hemen yere pusup oltadaki balığı yakalamak için çeşitli akrobatik hareketlerle zıplamaya ve hoplamaya başladı. O yandan öbür yana uçuyor, kaçıyor, oltanın ucundaki fareyi bazen yakalıyor, ağzında parçalayıp öldürdükten sonra sıkılıyor ve Chameleon sallasın diye bırakıyordu. Chameleon'un görevi onu olabildiğince gerçekçi bir av gibi sallamaktı. Böylece Mırumıru tamamen eğlencenin dibine doyabilirdi. Bazen yoruluyor ve daha fazla oynamak istemiyordu ancak namussuz Chameleon oltayı öyle güzel sallıyordu ki kendini yine avlanma içgüdülerinin pençesinde buluyordu Mırumıru.

Mutfaktan gelen kokulardı Mırumıru'nun dikkatini dağıtan tek şey. Kokuyu tabi ki de herkesten önce almıştı. Karnı adeta zil çalıyordu. Havayı koklayarak mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştı ki aşçıları Ferudi'nin çığlığını duydu. Hemen sıçrayarak geriye gitti ve tüylerini kabartıp sırtını yükseltti. Kendini olası bir tehlikeye karşı daha büyük ve korkunç göstermeye çalışıyordu. Tam o esnada yüksek bir patlama sesi duyulmuştu. Mırumıru korkuyla görünmez tehlikeye tısladı. "Hisssss!" Gemi ortadan iki ayrılacakmışçasına sallanıyordu. Mırumıru oradan oraya savruluyordu. Midesi bulanmaya başlamıştı. Braga korkudan ağlamaya başlamıştı, Cruel onun üzerine düşmüştü. O esnada kocaman bir dalga güverteye vurarak Mırumıru'yu baştan aşağı sırılsıklam yaptı. Daha. yeni. taradığı. tüylerini! Mırumıru ıslanan bir kedinin sahip olduğu hüsran, korku, çaresizlik ve öfke karışımı bir yakarışla "Davuuuut Davuuuuuut" diye ağlamaya başladı.



Hayatta kalma içgüdüsüyle onu bu durumdan kurtarabileceğine inandığı tek kişinin, Chameleon'un üzerine atladı ve omzuna tırmanıp tırnaklarını iyice derisine geçirdi. Onu buradan hiç kimse sökemezdi artık.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Ptsi Tem. 29, 2024 4:39 pm

"Hehehehe, nasıl da koşturuyo', hehehehe."

Denizlerin en yakışıklı, en karizmatik, en seksi kaptanı oltasını elinde oradan buraya sallarken, Mırumıru'nun koşturmasıyla keyfine keyif katıyordu. Oradan oraya atlayan kediyi gördükçe, daha zor parkurlar yaratmaya çalışıyordu kendince. Daha komik atlayışlar görmek istiyordu, bazen iki ayağının üstüne çıkıp tavşan gibi dursun diye oyuncağı havaya kaldırıp orada sallandırıyordu. Sakin bir deniz gününde belki de en büyük eğlencesi bu oltayı sallamaktı.

Ancak Mırumıru'nun dikkatini dağıtan yegane şey olan mutfağın kokusu kendi burnuna geldiğinde, o da oltasını bir süre durdurdu. Karnı deli gibi acıkmıştı, bir şeyler tıkınıp tekrardan sandalyesine oturmak ve orada uyumak istiyordu. Sol elini bastonuna doğru atıp kalkmak için bir hamle yaptığında, Ferudi'nin bağırma sesiyle birlikte Mırumıru'nun bir anda kabarmasına şahit oldu. Bu acı bağırışın neden geldiğini anlamak için gözlerini kısıp mutfağa doğru ilerlemek istiyordu, en son görmek isteyeceği şeylerden biri Ferudi'nin elini veya başka bir yerini kesmiş olmasıydı. Böylesine bir bağırış için aklına hiçbir şey gelmiyordu.

Ayağa kalkıp, bastonunu sıkıca kavrayıp bir adım atmaya çalışacaktı ki, büyük bir osuruk sesiyle gözleri fal taşı gibi açıldı. Gemi öyle şiddetli sallanmıştı ki, denizde bile dev dalgalara sebep oluyordu. Ferudi'nin daha öncesinde böyle osurduğuna şahit olmamıştı. Geminin güvertesinde dengesini sağlamaya çalışırken, oradan oraya yuvarlanan Mırumıru'yu görünce istemsizce kahkaha attı. Ancak kahkahası yarıda kesildi, bu osuruğun üstüne bir osuruğun daha gelmesi Braga'nın cenin pozisyonuna geçip korkudan altına yapacak seviyeye gelmesine sebep olurken, Cruel'in dengesini kaybedip onun üstüne düşmesiyle sonuçlanıyordu.

Mırumıru sırılsıklam olmuş, Davut diyerek yardım çağrısında bulunurken bir anda Chameleon'un omzuna çıkıp tırnaklarını derisine geçirmişti. Ancak Chameleon bunun acısını umursayacak durumda değildi, bir şekilde dengesini toparlayıp hızla Braga'nın yanına koştu. Bütün tayfasını, Ferudi de dahil olacak şekilde sandallara yerleştirmek zorundaydı. Braga'nın yanına gittiğinde, bastonunun ucuyla kaskına bir iki kez vurdu hafifçe.

"Çabuk kalkın, Cruel sandalı indir ve Braga'yı sandala yerleştir. Kamarasında kim varsa çıkartmam gerek. Güverteye çıkan herkesi hemen sandallara yerleştirme görevi senindir. En son ben geleceğim."

Elinde bastonu, omzunda Mırumıru'su ile belki de kaptanın en ciddi anlarından birisiydi. Tüm kamaraları hızla dolaşıp bastonuyla kapılarına vururken, hepsini dışarıya çıkartmaya ve Cruel'in yanına yollamaya çalışacaktı. En son, Ferudi'nin yanına gidecekti.

"NEFES ALAN HERKES SANDALLARA! OSSURUK BOMBARDIMANI VAR!"

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Salı Tem. 30, 2024 12:32 pm

Denizlerin en hırçınlarından biri bile böylesine bir kaosu hayal edemezdi. Ferudi'nin devasa osuruğu gemiyi adeta bir beşik gibi sallıyordu. Dalga dalga yükselen deniz, gemiyi yutmaya hazır dev bir canavara dönüşmüştü. Braga'nın baygın bedeni güvertede bir köşeye savrulmuştu. Elizabeth, güverteye geldiğinde olan bitenin dehşetiyle yüz yüze kaldı; güverte sular altında kalmak üzereydi.

Geminin kaptan kamarası, çatlayarak, büyük bir gürültüyle çökmüş ve kayarak sulara gömülmüştü. Kaptanın özel eşyaları, para kasası ve haritalar, denizin derinliklerinde kayboluyordu. Kaptan kamarasının yanındaki mutfağa ise bir şey olmamıştı. Olan kaptan kamarasına olmuştu. Ferudi mutfakta olmalıydı. Smith ve Kerimuciano'nun görünürde olmaması, alt katta kamaralarda mahsur kaldıkları endişesini doğuruyordu. Gemi her an ortadan ikiye ayrılacak gibi görünüyordu, denizin kudreti gemiyi avuçlarının arasında sıkıştırmıştı.

Bir büyük dalganın etkisiyle geminin burnu aniden havaya kalktı ve Chameleon'un dengesi altüst oldu. Geminin ani yükselişi ile kaptanın ayakları yerden kesilince geminin eğiminden dolayı alçakta kalan kıçına doğru düşmeye başladı. Düşüşe odaklanabilirse iki ayağının üstüne, mutfağın dış duvarına inebilirdi. Mırumıru ise, dış duvara dört ayak üstüne düşmek oldukça kolay gözüküyordu. Sonrasında ise gemi yüksekten düşercesine tekrar yatar konuma inecekti ve etrafa sıçrattığı büyük su kütlesi adeta sağanak yağmur gibi üsterine yağacaktı. Mırumıru belki de bu gemide rahatça hareket edebilecek sayılı kişiden biriydi.

Cruel, geminin valdevelalarına sıkı sıkıya tutunarak sandalı çözmeye çalışıyordu. Ferudi'nin mutfakta olduğu biliniyordu. Ancak henüz üçüncü osuruk gelmemişti. Elizabeth, soğukkanlılıkla diğer sandalı çözüyordu. Tayfanın hayatta kalması için yapılacak tek şey, sandallara binip gemiyi terk etmekti. Ancak denizin öfkesi dinmek bilmiyordu, mürettebatın hepsi güvertede değildi, Ferudi ve Mırumıru meyve kullanıcısıydı ve her bir dalga gemiyi biraz daha yutmaya çalışıyordu.
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Salı Tem. 30, 2024 4:49 pm

Gemi sallandıkça Mırumıru'nun daha da midesi bulanıyordu. Chameleon'un boynunda, tırnaklarını kaptanının derisine daha da geçiriyordu sallandıkça. Gemi resmen ortadan ikiye yarılacaktı. Bu da suya düşmeleri demekti. Suya düşmeleri demek ıslanmaları demekti. Bu Mırumıru'nun hayatta en nefret ettiği ikinci şeydi. İlki yüzmekti çünkü Mırumıru yüzemiyordu. Yani teknik olarak bu imkansızdı zira kendisi şeytan meyvesi yemişti.

Biraz evvel Chameleon'u uyandırmak için şarkılar söylediği kaptan kamarası çatırdayarak geminin gövdesinden ayrılmış ve sulara gömülmüştü. Bu görüntünün oluşturduğu dehşetle Mırumıru tepeden tırnağa tüm tüylerinin kirpi gibi dikeldiğini hissetti. Bunlar hep Ferudi'nin poposu yüzündendi. Tutamamıştı osuruğunu işte! Ossssuruk kadar aklı olan bir tayfaları olunca böyle oluyordu. Belli ki mutfakta kahvaltı hazırlarken osurmuştu bir de! Çünkü mutfak dışında geminin diğer bölümleri cehenneme doğru gidiyordu.

Ani bir dalgayla birlikte geminin burnunun yükselmesi sonucu denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanının dengesi bozulmuştu. Geminin kıçına doğru kayıyordu resmen. Mırumıru dört patisinin üzerine düşeceğini bildiğinden hemen kaptanının omzundan attı kendisini ve dış duvara doğru düşüşe geçmek üzere kendini hazırladı. Bu onun için çocuk oyuncağıydı, artık iki ayaklılar düşünsündü! Tam dört patisinin üzerinde dengeye kavuşmuştu ki geminin aniden denize geri oturmasıyla büyük bir dalga daha oluştu ve Mırumıru yeniden ıslandı. "Davuuuuut Davuuuuuut" diye bağırmasını sürdürürken etraftaki kaosa göz gezdirdi. Elizabeth sandallardan birini çözmeye çalışıyordu, diğerini ise Cruel çözmeye uğraşıyordu. Kaptanın verdiği emre göre sandalları çözüp kendilerini gemiden uzağa atmaları lazımdı. Ferudi yüzemeyeceğine göre suya düşecek olursa boğularak ölürdü. Herkesi sandallara bindirmeleri gerekiyordu. Smith ve Kerimu ortalarda yoktu, muhtemelen kamaralarında hapis kalmışlardı.

Mırumıru silkelenerek tüylerindeki suların bir kısmından kurtulmayı denedi. Yapması gereken şeyi biliyordu. Çok hızlı bir şekilde hareket ederek tırnaklarıyla her iki sandalın da iplerini çözecekti. Sandallar gemiden kurtulduktan sonrası kolaydı. Kaptan, Elizabeth, Cruel ve Braga sandallara binebilirdi. Eğer sonrasında vakti kalırsa hızlıca kamaralara inecek, Smith ve Kerimu'yu kontrol edecekti. Onları da güverteye çıkartmalı ve en son Ferudi'yi alarak buradan gitmeliydiler. Ferudi'nin osuruklarının bittiğinden emin olmaları lazımdı tabi önce. Yoksa sandallar da giderdi.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Çarş. Tem. 31, 2024 2:49 am

Geminin kaptan kamarasının çatlayarak ikiye bölündüğünü görmek, denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanını derin bir hüzne boğuyordu. O anın heyecanı içerisinde, gözleri fal taşı gibi açılmış, dudakları aşağı doğru büzülmüştü. "Ah, Ferudi... Kamaram..." Ferudi'nin osurukları, içinde büyük bir yara açıyordu. Para kasası, haritalar, özel eşyaları...

Her şey birer birer ellerinden kayıp giderken, kaptan sadece izlemekle yetinebiliyordu...

Ferudi'nin hala mutfakta olması, Smith ve Kerimiciano'nun ise görünürde olmayışı kaptanın içinde büyük endişe yaratıyordu. Alt katta mahsur kaldılarsa, bir şekilde onları sandala getirmenin yolunu bulmak zorundaydı. Özellikle geminin her an ortadan ikiye yarılabilecek olma ihtimali, onu daha da korkutuyordu. Tayfasını bu karmaşanın içinde terk edemezdi, onlara yardım etmek zorundaydı.

Ancak bunları daha fazla düşünemeden, gelen ani bir dalgayla birlikte geminin ucu kalkmış ve tüm dengesini kaybetmişti kaptan. Ayakları yerden kesilmiş, adeta uçuyormuş gibi bir anda geminin kıçına doğru gitmeye başlamıştı. Düşüşe odaklanırsa, mutfağın dış duvarına doğru düşebileceğini düşünüyordu. Derin bir nefes aldı, zihnini toparlamak ve boşaltmak için derin nefesini birkaç saniye daha tuttu. Mırumıru'nun da kendisiyle gelmiyor olması, onun kendi hayatını kurtarabileceğini düşünmesi biraz daha rahatlatmıştı. Artık tek hedefi olan Ferudi'ye odaklanabilirdi.

Ciğerlerinde birkaç saniye tuttuğu nefesini, sanki tüm denizleri ikiye yaracakmışçasına bağırmak için dışarıya salmaya başladı.

"FERUDİ! MUTFAĞIN DIŞ DUVARINA DOĞRU İNECEĞİM! ÇABUK YERİNİ SÖYLE! BU DENİZDEN YA BERABER ÇIKARIZ, YA DA BERABER ÖLÜRÜZ!"

Bütün bir kararlılıkla, sıkıca tuttuğu bastonuyla birlikte mutfağın dış duvarına inmek için odaklandı. Ferudi'yi oradan çıkarmak için her şeyi yapacaktı, meyve yüzünden yüzemeyecek olan dostunun yanında olmak ve gerekirse onu suyun yüzeyinde tutmak için her türlü çabayı göstermek zorundaydı.

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Çarş. Tem. 31, 2024 12:29 pm

Dalgaların şiddeti aynı şekilde devam ediyordu. Ferudi'nin işlediği kabahat, gemiyi ve denizi adeta bir beşik gibi sallamıştı. Altın Kedi Korsanlarının gemisinin burnu kısa süreliğine büyük bir dalganın etkisiyle havaya kalkmış, ayakları yerden kesilen Chameleon, geminin kıç tarafındaki mutfağın dış duvarına düşerken bağırmıştı.

"FERUDİ! MUTFAĞIN DIŞ DUVARINA DOĞRU İNECEĞİM! ÇABUK YERİNİ SÖYLE! BU DENİZDEN YA BERABER ÇIKARIZ, YA DA BERABER ÖLÜRÜZ!"

Chameleon, iki ayağının üstüne düşmüştü. Nispeten yüksekten düşen Chameleon duvarın üstünde yuvarlanarak darbenin etkisini sönümlemesi gerekiyordu. Ancak onun ayakları duvara değdiği gibi gemi tekrar suya inince Chameleon sırt üstü yere düşerek sersemledi. Adrenalin dolu bedeni acıyı henüz hissetmiyordu, ama sarsıntının şiddetiyle görüşü bir anlığına bulanıklaştı.

Bu olmadan önce Mırumıru, kaptanın omzundan atlayarak Elizabeth'in çözmeye çalıştığı sandala koştu. Havaya zıplayıp sandalı tutan halatlardan birine 3 tane pençe saldırısı yaptı. Aynı işlemi diğer halata yapınca sandal, çalkantılı denize düştü. Şimdi dalgaların elinde oyuncak gibi savrulan bir tahta parçasını andırıyordu. Bu tahta parçası sizin tek umut kaynağınızdı.

Chameleon, mutfaktan Ferudi'nin ağlamaklı sesini duydu. Kendisine gelip ayağa kalktı ve hemen mutfağa doğru ilerledi, tutuna tutuna içeri girdi. Ferudi, tezgahtan tutunarak dengede durmaya çalışıyor, salya sümük ağlıyordu. Chameleon, dostunu ilk kez bu kadar perişan görüyordu.

Bu sırada Mırumıru, diğer sandala ilerlemek için döndü. Cruel'in sandalı hançeriyle indirip baygın Braga'ya doğru koştuğunu gördü. Cruel sayesinde biraz daha zaman kazanmıştı. Mırumıru, geminin burun tarafından alt kata inen merdivenlere doğru dört ayak koştu. -1. kat, kamaraların olduğu kattı. Boydan boya uzanan ince bir koridor ve sağlı sollu kamara kapıları bulunuyordu. -2. kat ise depoydu.

Mırumıru -1. kata bakınca, koridorun yarısına kadar su dolmuş olduğunu gördü. Bir kamaranın duvarı dışarı doğru yıkılmış ve koridoru ortasından tıkamıştı. Odaya giriş gözükmüyordu. Smith, beline kadar suya batmış olarak elindeki testere ile yolu tıkayan duvarı kesmeye çalışıyordu. Kerimuciano'nun koridorun diğer tarafında olması gerekiyordu. Mırumıru'nun boyutu o suya giremeyecek kadar küçüktü ve su her geçen saniye yükseliyordu. Smith zamanında başaramayacak gibi duruyordu. Kedinin pençeleri de pek işe yarar gibi gözükmüyordu.

Chameleon, Ferudi'yi dışarı taşırken Ferudi, ağlayarak sürekli özür diliyordu. "Üzgünüm kaptan, Hık!.. çok üzgünü- Hık! Her şeyi mahvettim! Ühüğğ! Üzgünüm!" Yavaşça batan geminin gıcırtıları, içindeki insanların çaresiz çırpınışları ve her sarsıntıyla birlikte yankılanan sesler geminin sonunu haber veriyordu.

Bu sırada gemide acıklı, yavaşça çalan ve git gide hızlanan bir müzik duyulmaya başladı. Geminin alt katından geliyordu. Dalgaların gemiye yer yer vurma sesleriyle saçma bir şekilde birleşerek müthiş bir melodi oluşturuyordu.

Kerimuciano'nun En etkileyici bestesi:
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Perş. Ağus. 01, 2024 4:44 pm

Mırumıru'nun birkaç pençe darbesi ile sandallardan birisi denize düşmüştü. Hiç duraksamadan kendini diğer sandalın olduğu bölüme atmıştı ki Cruel'in hançeriyle onu çoktan hallettiğini gördü. Hala ayılamamış olan Braga'ya doğru ilerliyordu. Elizabeth'in de kendini kurtaracağını biliyordu. Böylece üç mürettebat güvendeydi. Kaptanları Ferudi'yi alacaktı. Onun haykırışını işitmişti. Şimdi kendisine düşen şey Smith ile Kerimiciano'yu bulmaktı. Hiç vakit kaybetmeden geminin burnundan alt kata indi.

Kamaraların olduğu kata indiğinde gördüğü manzara karşısında dehşetle donakaldı. Koridorun yarısı sular altında kalmıştı ve su çok hızlı bir şekilde yükseliyordu. Kamaralardan birisi yıkılarak koridoru tıkamıştı. Smith nereden bulduğunu bilmediği bir testere ile tahta parçalarını keserek Kerimu'ya ulaşmaya çalışıyordu. Mırumıru suya giremeyecekti. Su çoktan onun boyunu geçmişti. Girerse boğularak ölürdü. Smith'in testere ile kesme işlemi çok uzun sürüyordu. Mırumıru pençelerinin de çok bir işe yarayabileceğine inanmıyordu. Tam ne yapacağını düşünürken diğer taraftan acıklı bir keman sesi işitti. Mırumıru "Mırraaauuuuu" diye bağırarak bir süre bu acıklı melodiye eşlik ettiyse de hemen kendine geldi. İş işten geçmiş değildi, onu kurtarabilirlerdi. "Kerimuuuuuu diğer taraftan tahtaları parçalamaya uğraş. Eline ne geçerse onunla giriş. Ben kaptana haber vereceğim. Seni kurtaracağız! Miyav."

Hızla yukarı doğru koşturarak güverteye geri dönecek ve kaptanını arayacaktı. Onun kılıcıyla tahtaları kesmesi belki mümkün olabilirdi. Şu anda tek çareleri buydu. Onu ölüme terk edemezlerdi. Kaptanının Ferudi'yi mutfaktan güverteye doğru taşıdığını fark etti. Ferudi salya sümük ağlıyordu. "Kaptaaaaağn Kerimu mahsur kaldı. Kamara katında. Boğulacak! Ona yardım et! Miyaaağğğvv." Böylece kaptanını aşağıya yönlendirecekti. Kendisi de yine onun omzuna çıkarak ona eşlik edecekti.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Perş. Ağus. 01, 2024 5:06 pm

Kaptan, Ferudi'yi kurtarmak için her şeyini feda etmeye hazırdı. O, denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanı olduğu kadar, aynı zamanda en fedakar kaptanıydı. Hiçbir tayfa üyesini geride bırakmazdı, gerekirse onlarla birlikte denizin diplerinde boğularak ölürdü. Gemi ayakları duvara değdiği anda tekrar suya indiği anda sırtını acı bir şekilde zemine vurmuş ve sersemlemişti. Bedeni acıyı hissetmese de, sırtına gelen ani acı görüşünü kısıtlamıştı kısa bir süreliğine.

Bir süre afalladıktan sonra Ferudi'nin ağlama sesleri kulağında yankılanmaya başladı. Mutfağa doğru tutuna tutuna ilerledi, hem dengesini korumaya çalışıyor hem de dostunun yanına gitmeye uğraşıyordu. Ferudi tezgahtan güç alarak dengede durmaya çalışıyordu, bir yandansa ağlıyordu durmadan. Her bir hareketinde perişanlığı görülebiliyordu. Ancak buna odaklanacak durumda değildi denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanı. Bir an önce dostunu buradan çıkarmaya odaklanmak zorundaydı.

Ferudi'yi dışarıya taşımaya uğraşırken, dostu durmadan özürler diliyor, her şeyi mahvettiğini söylüyordu. "Sorun yok Ferudi, siktiri boktan bir gemi. Alırız yenisini, ne olacak?" Boktan bir gemi için dostuna kızacak, onu gücendirecek değildi. Tamamen içinden geçenleri aktarmaya çalışıyordu. "Gel, sandala yetişmemiz lazım. Sandala bindikten sonrası önemli değil. Hop bak bende ossurdum, pırrrt." Bu kötü durumun içerisinde dostunu güldürmek için uğraşıyordu bir yandan.

Mırumıru'nun Kerimiciano'nun mahsur kaldığını söylemesiyle kaptanın suratı ekşi bir hal aldı. Ferudi'yi güverteden sandallara doğru yönlendirdi. "Ferudi, sandala bin. Kerimiciano'yu almadan gelmeyeceğim." Dostunu sandala bindirdikten sonra kamara katına doğru inmek için koşturmayı planlıyordu omzuna binen Mırumıru ile. Kerimiciano'yu kurtarmak için her şeyi yapmaya hazırdı ve onun yerini tam olarak tespit edebilmek için bağıracaktı koştururken.

"KERİMİCANO! BANA BİR SES VERMEN GEREK! YERİNİ BULMAM LAZIM!"

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Cuma Ağus. 02, 2024 10:15 am

Dalgalar, şiddetini azaltamaya başlasada bunun bir önemi kalmamıştı çünkü gemi her geçen saniye batmaya devam ediyordu. Mırumıru'nun sesi, Chameleon'unki kadar gür değildi. Kerimiciano, dalgaların ve testerenin sesinden, koridorda dolmuş su seslerinden ve çaldığı müzikten dolayı Mırumıru'yu pek duymamış gibiydi.

Chameleon, Ferudi'yi dışarı çıkartırken onun ağlamalarını yatıştırmaya çalışmıştı. Bu, Ferudi'nin hıçkırıklarını durduramasa da ağlamasını kesmiş ve ona biraz olsun moral vermişti. Kaptanının çabasının ve sevgisinin farkında olan Ferudi, tüm odağını dengesini koruyarak ve kaptandan destek alarak hızla sandala ilerlemeye verdi.

Bu sırada gemi git gide alçalıyordu ve yavaşça kıç tarafına doğru eğilmeye başlamıştı. Bu alçalma, Cruel'in baygın Braga'yı sandala yerleştirmesini daha kolay hale getirdi. Ferudi Elizabeth'in yanına ulaştı ve Elizabeth onu sandala yerleştirmeye başladı.

Mırumıru, kaptana felaket haberini verip omzuna atladıktan sonra birlikte geminin burun kısmına doğru yürüdüler. Geminin eğiminden dolayı merdivenlerin ilk basamağından başlayan su, koridorda yukarı doğru ilerleyerek kıç tarafında daha yüksek bir seviyede duruyordu. Yani geminin kıç tarafına gittikçe su derinleşiyordu.

Smith büyük bir özveriyle duvarı 50 cm aşağı doğru kesmiş ve yatay kesişe başlamıştı. Şu an 3-4 cm sağa doğru ilerlemişti ve küçük bir pencere oluşturmaya çalışıyordu. Ancak su sırtına kadar ilerlemişti ve her geçen saniye yükseliyordu. Kerimiciano'nun müziği, kemençesinin yer yer suya gömülmesi sebebiyle kesiliyordu.

Chameleon, Ferudi'yi güvenli bir şekilde sandala yerleştirdikten sonra, Mırumıru'nun omzuna atlamasıyla birlikte hızlıca Kerimiciano'yu kurtarmak için hareket etti. Gemi yavaş yavaş batarken, kaptan tüm dikkatiyle kamara katına doğru koşarken bağırdı:

"KERİMİCANO! BANA BİR SES VERMEN GEREK! YERİNİ BULMAM LAZIM!"


Smith koridordan kaptana cevap verdi. "Kaptan buradayız! Kerimiciano duvarın arkasında kaldı!"

Chameleon ve Mırumıru, geminin burun kısmına doğru ilerlerken gemi giderek alçalıyordu. Smith, büyük bir özveriyle duvarı kesmeye devam ediyordu, ancak işin ne kadar süreceği belirsizdi. Duvarın kalınlığı yaklaşık 4 cm'di. Tahta duvar ortasından kırılmış ve koridora doğru açılarak koridoru kapatmıştı.

Smith bilgilendirme yaptı. "Kaptan, anlaşılan içerideki yatağın montelemesi kırılmış ve duvara çarpmış ve içten dışa duvarı kırmış."

Geminin tam orta noktasında, güverteden 1 kat altta, koridorun içinden gelen müzik sesi en sonunda kesildi ve Kerimiciano'nun çaresiz sesi duyuldu.
"Bırakın beni artık. Sıkıştım! Bacaklarımı hissetmiyorum. Öleceksiniz! Şimdiye kadar sizinle geçirdiğim zamanlarda çok keyif aldım, ama artık burada bitirmeliyiz! Beni geride bırakın ve pişmanlık hissetmeyin." Sonra Kerimiciano'nun belli belirsiz bir inleme sesi geldi.
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon C.tesi Ağus. 03, 2024 3:37 am

Denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanı oldukça zor bir durumla karşı karşıyaydı. Bir yandan dostu Ferudi'yi sakinleştirip kurtarmaya çalışıyor, bir yandan ise Kerimiciano'yu kurtarma isteğiyle yanıp tutuşuyordu. Ferudi'yi güvenli bir şekilde sandala yerleştirmiş, omzuna tırmanan Mırumıru ile birlikte kamara katına doğru inmeye başlamıştı. Var gücüyle bağırdıktan sonra, Smith'in sesini duyduğu anda kulaklarını daha dikkatli açtı.

Kerimiciano duvarın arkasında kalmıştı, belli ki Smith daha kurtarılacak bir pozisyonda gibi duruyordu. Geminin burun kısmına doğru ilerlemeye başladığında, gemi giderek alçalıyordu. Zamana karşı olan yarışında, Smith'in en azından duvarı kesmeye devam etmesi işleri biraz daha kolaylaştıracak gibi duruyordu. Smith, kaptanına içerideki yatağın montelemesinin kırıldığını, duvara çarptığını ve içten dışa doğru duvarı kırdığını söylüyordu.

Smith'in hala zamanı olsa da, Kerimiciano'nun söylediğinde göre sıkışmıştı ve bacaklarını hissetmiyordu, yani onun zamanı kalmamıştı. Kerimiciano kendisine has bir veda konuşması yaptığında, denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanı, aynı zamanda en duygusal kaptanına dönüşüyordu. Gözleri dolmuştu, dostunu geride bırakmayacaktı. Kerimiciano'dan gelen belli belirsiz bir inleme sesinden sonra, kaptanın kalbi küt küt atmaya başladı. Neredeyse yerinden çıkacak gibiydi.

Mırumıru'ya kafasını hafifçe döndürerek, üzüntülü bir gülümseme takındı suratına. "Sıkı sıkıya tutun, gerekirse pençelerini derime geçir. Kerimiciano'yu kurtarmak için her şeyi yapacağım. Eğer denize doğru gittiğimizi görürsen, hemen kaçmanı istiyorum." Kafasındaki şapkasını sol eliyle iyice kafasına yerleştirdi. "Gerekirse, Kerimiciano ile öleceğim, eğer olurda bu yaşanırsa, denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanını yaşat." Dedikten sonra derin nefes aldı, Smith'in hali hazırda kesmekte olduğu duvara doğru koşturmaya başladı. Amacı oldukça güçlü bir tekmeyle birlikte testerenin yarattığı etkiyi arttırarak duvarı kırmak olacaktı. Eğer başaramazsa, bastonunu çekecek ve dibiyle durmadan vuracaktı.

"SAKIN PES ETME KERİMİCİANO! BURADAN BERABER ÇIKACAĞIZ! SEN OLMAZSAN KİM BİZE ŞARKI SÖYLEYECEK! DENİZLERİN EN SEKSİ, EN YAKIŞIKLI, EN KARİZMATİK KAPTANINI MÜZİKSİZ BIRAKMANIN GÜNAHINI NASIL TAŞIYACAKSIN?"

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru C.tesi Ağus. 03, 2024 3:57 am

Kaptanın omzuna atlamasıyla birlikte son sürat Kerimiciano'yu bıraktığı yere, kamara katına doğru koşturmaya başladılar. Yani kaptan başladı, Mırumıru onun omzuna seyahat ediyordu ve keyfi yerindeydi. Smith'i bulduklarında elindeki testereyle tahta duvarı hala kesmeye uğraşıyordu. Kerimiciano'nun geçebileceği büyüklükte bir pencere açmaya çalışıyor gibiydi. O esnada da onlara durumu anlatmıştı. Geminin sarsılmasıyla birlikte yatağın içten dışa kamaranın duvarını yıktığını tahmin ettiğini söylemişti kaptana. Kerimiciano da bu esnada kemanını çalmayı bırakmış, ya da yükselen sular yüzünden zorunda kalmış, ve onu terk edip gitmeleri gerektiğini söylemişti. Böyle bir şey söz konusu değildi. En zor durumlarda bile tayfaya sahip çıkmak ve kimseyi geride bırakmamak Altın Kedi Korsanları'nın kitabındaki yazılı olmayan bir kuraldı.

Kaptanı ona sıkı sıkıya tutunmasını ve sular çok yükselirse kaçmasını söylemişti. Suyun boyutu Mırumıru'nun girebileceği gibi değildi. Neden burada olduğunu da bilmiyordu. Kedi pençeleriyle tahtayı kesebilmesi mümkün değildi. Maskot gibi takılarak moralman destek sağlayabilirdi belki. Kaptan ona gerekirse Kerimiciano ile öleceğini, öyle bir durum olursa onun anısını yaşatmasını söylemişti. Mırumıru patisini kulaklarına götürerek asker selamı verdi. Böyle bir şeyin olmasına izin vermeyecekti ancak şimdilik kabul ediyormuş gibi davranmalıydı. Hakikat şuydu ki, Mırumıru ıslanmaktan nefret ediyordu. Gerçekten çok nefret ediyordu. Onu sokaklardan kurtaran ve ona bir yuva sağlayan kaptanını çok özlerdi, hatta onsuz nasıl yaşardı bilmiyordu. Onun burada Kerimiciano ile boğulmasını kabul edemezdi. Bu biraz bencilce olabilirdi ama o bir kediydi. Kediler bencil olurdu.

Kaptanı kamaranın tahtasını tekmelemeye hazırlanırken kendini onun omzuna sıkıca yerleştirdi. Bir yandan da duruma uygun kaçabileceğini düşündüğü, en acıklı şarkılarından birini haykırmaya başladı.



Eğer sular fazla yükselmeye başlar ve kaptanının yaşamını riske atacak olursa yarı kedi formuna geçecek ve dişleriyle kaptanını ensesinden yakaladığı gibi onu sandallara sürükleyecekti.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı C.tesi Ağus. 03, 2024 2:55 pm

Chameleon'un üstüne çıkan Mırumıru ile birlikte merdivenlerin önündeydiniz ancak Smith, koca göbeği ile koridoru tıkadığı için çıkması gerekti. Smith, Chameleon'un yanına doğru suyun içinden suyu ittire ittire yürüyerek yaklaştı.

Merdivenden çıkmaya başlayan ve yorgunluktan perişan olmuş Smith, "Gerisi sende kaptan. Kerimiciano'yla sağ salim dönmenizi bekleyeceğim,"dedi ve ardından sandala doğru yöneldi. Anlaşılan kaptanına oldukça güveniyordu. Ancak bu güven, Chameleon için zehir mi yoksa motivasyon kaynağı mı olacağı bilinmez.

Chameleon, güçlü bir tekme için pozisyon aldı. Vücudunun bütün kuvvetini topladı ve suyun içinden duvara doğru tüm gücüyle tekme attı. Suyun içinden atılan tekme suyun yavaşlaması sebebiyle etkisiz kalmıştı.

Bastonunu çekerek tahtaya tekrar tekrar vurdu, ancak tahta hafifçe esnediği için istediği gibi hasar veremiyordu. Belki uygun koşullar oluşsa kolayca kırabileceği tahta, şu an kırılmamak için direniyordu resmen.

Artık çok az vakti kalmıştı. Su neredeyse sırtına kadar yükselmişti ve Kerimiciano'dan ses gelmiyordu. Cahameleon, bir şeyler denemek için artık son çaresinin olduğunun farkındaydı. Mırumıru, Chameleon'a son bir şans daha verebilirdi. Ancak bu da işe yaramazsa planladığı şeyi yapması gerekecekti.
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon C.tesi Ağus. 03, 2024 5:21 pm

Denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik ve en duygusal kaptanı Mırumıru'nun şarkısı eşliğinde Smith'in ağzından çıkan kelimeleri dinledi. Bir kez Smith'in omzuna eliyle vurduktan sonra onun gidişini bekledi ve harekete geçmek için pozisyon aldı. Kafaya koymuştu, dostunu oradan çıkaracaktı. Suyun içinde kalmış duvara attığı tekme, tekmesinin yavaşlaması yüzünden güç kaybı yaşamıştı. Bastonunu çekip, tahtaya tekrar tekrar vurmaya devam etti.

Tahta, hafifçe esnediği için istediği hasarı çıkaramıyordu. Kırılmamak için direnen tahtaya karşı inatla bastonunu savurmaya devam ediyordu. Su seviyesi kaptanın sırtına kadar yükselmişti. Bir şeyler denemek için son çaresi kalmıştı. "Kerimiciano..." Dedi titreyen bir sesle. Sonrasında bir iki öksürerek sesini daha cesur, daha güçlü hale getirdi. "DİRENEBİLDİĞİN KADAR DİRENMEK ZORUNDASIN!"

Artık omzundaki küçük dostunu düşünmeden derin bir nefes aldı, nefesini tuttuktan sonra bir anda kafasını suyun içine soktu. Esnemiş tahtanın arasına parmaklarını geçirecek, tüm gücüyle geri çekmek için uğraşacaktı. Parmaklarının kırılması umurunda bile değildi, ama o tahtayı açarak Kerimiciano'yu oradan çıkarmaya kararlıydı.

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Ptsi Ağus. 05, 2024 4:24 am

Smith onlara yer açabilmek için koca göbeğini de alarak ortamı terk etmişti. Kerimu ile birlikte dönmelerini bekleyeceğini söylemişti. Böylece buradaki üçlü dışında herkes güvendeydi, sandallara binmişlerdi. Kaptan tüm gücünü toplayarak hızla bir tekme atmıştı tahtalara ancak su yüzünden tekmesi yavaşlamıştı ve pek bir etkisi olmamıştı. Kılıcını kınından çıkarmadan baston haliyle vurmaya başladı bu yüzden. Ne yazık ki Mırumıru'nun görebildiği kadarıyla tahtalar pek de yerinden oynamıyordu. Smith koskoca testereyle bile çok bir yol kat edememişti. Kaptan'ın bu noktada fazla şansı yok gibi görünüyordu.

Mırumıru kaptanını oradan kaçırmak için kendini hazırlarken kaptanının bir anda onun omzunda durduğunu unutarak kafasını suya daldırmak üzere olduğunu fark etti. Hızla yerinden fırlayarak üstte bir kirişe dört patisiyle birden tutundu. Kerimiciano'dan artık ses gelmiyordu. Kaptanın söylediklerine de cevap vermemişti. Suyun altında tahtaları açmaya çalışıyor gibi duruyordu. Fazla vakitleri kalmamıştı. Kaptana moral olması açısından bir şarkı daha patlatmaya karar verdi.



Ne yazık ki burada vakitleri kısıtlıydı. Mırumıru, kaptan tahtaları esnetme yolunda bir adım atamazsa kafasını sudan çıkardığı gibi planını devreye sokarak onu oradan zorla sürükleyecekti. Gerekirse ensesinden ısırır ya da pençelerdi ancak onu oradan sağ salim çıkaracaktı. Kerimu'yu özleyecekti ancak burada boşu boşuna bir kişinin daha ölmesine gerek yoktu.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Ptsi Ağus. 05, 2024 4:05 pm

Koridorda suyun altında, karanlık ve bulanık bir dünya vardı. Chameleon, suyun altında nefesini tutarak, müzisyen nakamasını kurtarmaya çalışıyordu. Su, kaptanın vücuduna ağır bir battaniye gibi sarılmış, hareketlerini yavaşlatıyordu. Suyun kaldırma kuvveti ise gücünü olumlu yönde destekliyordu. Etrafını saran su, kahverengi tahtaların karanlık yüzeyleri ve yavaşça yükselen hava kabarcıkları ile doluydu. Bu kaotik ortamda, geminin içinde sıkışan hava baloncuklarının suyun yüzeyine çıkmaya çalıştığı anlarda ortaya çıkan garip bir sessizlik ve garip bir yankı vardı.

Chameleon, suyun altında güçlü bir hamleyle duvarın altındaki çentiğe ellerini soktu ve tüm kuvvetiyle çekmeye başladı. Tahta, geriye doğru esneyerek yatay bir açıyla duvara çarptı ve durdu. Kaptan, pes etmeyerek bu sefer yukarı doğru çekmeye çalıştı. Bütün gücüyle bacaklarından destek alarak, tahta parçalarını yukarı çekti. Minik bir çıt sesi duyduğunda, daha çok abandı ve vücudunun her kasını zorladı.

Su hızla yükseliyordu. Mırumıru, dört patisiyle tavanın üstüne tutunmuş, kaptanına yukarıdan bakıyordu. Bir süre bekledi ancak bu, onun gücünün sınırlarını zorluyordu ve artık Chameleon'u oradan kaçırması artık mümkün görünmüyordu. Tavandan pençelerini geçirerek kendisini dışarı çıkarması son çareydi, aksi takdirde su seviyesi daha da yükselerek kendisini hareketsiz bırakacak ve suyun içine düşmesine sebep olacaktı.

Chameleon, tüm gücüyle tahtaya asıldı. Kasları büyüdü ve damarları şişti. Suyun içinde, ağzı kapalı bir şekilde haykırmaya başlayan kaptan, bütün kuvvetiyle tahtayı kırmaya çalıştı. Saçları suyun içinde ahenkle dans ediyor, şapkası kafasından çıkıp su yüzeyine doğru süzülüyordu. Daha güçlü bir çatırtı sesi geldi, ancak tahta hala kırılmıyordu.

Bu noktada nefes almak için son bir şansı daha vardı. Eğer nefes almadan devam ederse, tahtayı kırabilirdi ama bayılma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktı. Nefes alırsa, zar zor gerdiği tahtayı bir kez daha germek için uğraşacaktı, ancak bayılma tehlikesini ertelemiş olacaktı.
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Salı Ağus. 06, 2024 6:34 pm

Su hızla yükselmeye devam ederken, denizlerin en seksi, en yakışıklı, en karizmatik kaptanı bütün inadı ve Kerimiciano'ya olan sevgisi ile birlikte tahtaya asılıyordu. Onun için hiçbir şey umurunda değildi, sadece dostunu kurtarmak istiyordu. Hatta, gözü öylesine bir şey görmüyordu ki Mırumıru'nun durumunu bile unutmuştu. Az daha onu denize sokacaktı. Tüm bu tahtayı çekme mücadelesinin ardında, bir çıt sesi ona daha fazla moral vermiş ve daha fazla çekmesine sebep olmuştu. Vücudundaki her bir kas yırtılacak olsa bile o tahtayı yerinden çıkaracaktı.

Bütün gücüyle, sanki doğaüstü bir güç edinebilecekmiş gibi asılmaya başladı tahtaya. Kasları bunca gerilimden büyümüş, damarları da ona destek olmak istercesine şişmişti. Varını, yoğunu, her şeyini tahtayı kırmak için veriyordu. Daha güçlü bir çatırtı sesini duysa da tahtanın kırılmadığını görmek az biraz moralini bozuyordu. Nefes almak için son şansı olduğunu biliyordu, ancak nefes almazsa tahtayı kırma şansının daha yüksek olduğunu da biliyordu. Kerimiciano'yu kurtarmak için, bayılma riskini göze aldı. Tahtaya bütün gücüyle abanmaya devam etti, belki gözleri kararmadan önce kullanabileceği tüm gücünü kullanıyordu.

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Çarş. Ağus. 07, 2024 5:24 am

Mırumıru sesinin kaptanına ulaştığından artık pek emin değildi. Üstelik sular büyük bir hızla yükselmeye devam ediyordu. Pençelerini geçirdiği yerde asılı kalmaktan da yorulmuştu. Sular, aşağıya inemeyeceği kadar yükselmişti ve geçen her saniye daha da yükseliyordu. Şu an buradan hemen ayrılmazsa suya düşecekti ve boğularak ölecekti. Bunun fikri bile vücudundaki her bir tüyün diken diken kalkmasına sebep oluyordu. Ölecek kişi sayısını birden ikiye çıkartmak ne kadar mantıksızsa, üçe çıkartmak daha da mantıksız olacaktı. Kaptanı zaten Kerimu ile uğraşıyordu, ona da daha fazla yük oluşturmak istemiyordu. Tek isteği ikisinin de oradan sağ salim çıkabilmesiydi ancak kalbi en çok kaptanı uğruna atıyordu.

Kaptan ha gayret tahtaları su altından kas kuvvetiyle oynatmaya çalışıyordu. Mırumıru ona seslenmeyi denedi. "Kaptaaaan geri dön, öleceksin!" Kaptanı başını suyun altına batırmış, uzun süredir de çıkarmamıştı. "Boğulacaksın bak!" Kaptanı ölürse ona kim yaş mama konserveleri açacaktı, onu kim her sabah usanmadan oltasıyla oynatacaktı? Başkaları ona şıngırtılı tasma da takarlardı üstelik. Düşüncesi bile midesini kaldırmaya yetiyordu. "Kaptan... Ben gitmek zorundayım. Oradan sağ çıkmazsan seni öbür tarafta tırmıklayacağım!" Pençelerini geçirdiği tavandan hızlıca yana doğru kaya kaya çıkışa gidecek ve her taraf su ile kaplanmadan önce kendisini dışarıya atacaktı. Hızlıca sandallara, diğerlerinin yanına koşmayı planlıyordu.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Perş. Ağus. 08, 2024 5:57 pm

Mırumıru, koridordaki yankılı boşlukta bağırsa da, suyun ağır örtüsü sesini kaptanına ulaştırmıyordu. Kaptanın boğulma tehlikesine rağmen inatla savaştığını görebiliyordu, ama artık yapabileceği pek bir şey kalmamıştı. Dalgaların arasındaki bu cehennemde, tırmıklama ile alakalı bir kedi usulü tehtditi de savurduktan sonra, çevik bir hareketle duvarda örümcek gibi ilerlemeye başladı. Ancak gemi eğimli olduğu için bu hiç de kolay değildi. Pençeleri duvarı kavrıyor, her adımında denge sağlamak için büyük bir çaba sarf ediyordu. Sonunda, gücü tükendiğinde, merdivenlerin henüz su altında kalmamış basamaklarının üstüne dört ayak üstüne düştü. Bitap haldeydi; tırnakları ağrıyor, kol ve bacak kasları ise titriyordu. Bu acı ve yorgunluk, onu insan formuna geçmeye zorladı. Bir an duraklayıp nefesini düzenlemeye çalışabilirdi ama bu kaosun ortasında dinlenmek için fazla zamanı yoktu.

Merdivenden çıkıp etrafına baktığında, geminin kıç tarafının neredeyse tamamen sulara gömüldüğünü fark etti. Geminin burnu ise neredeyse 45 derecelik bir açıyla gökyüzüne yükselmişti. Cruel, Braga ve Smith’in bulunduğu sandal, Mırumıru’dan oldukça uzakta, geminin sular altındaki kıç tarafının ardında duruyordu. Braga uyanmıştı ve diğerleri gibi ona bakıyordu. Elizabeth ve Ferudi’nin bulunduğu sandal ise tam geminin havaya kalkan burnunun altında duruyordu. Bu yükseklik, Mırumıru’nun rahatça atlayıp inebileceği bir seviyedeydi; üstelik insan bedeni de hafif olduğu için sandala inmesi, sandalı batırmayacaktır. Artık dalgalar hafiflemişti, deniz o kadar çalkantılı değildi. Ama yine de durgun sayılmazdı.

Elizabeth, aşağıdan ona seslendi. "Diğerleri nerede?!" diye bağırdı, sesi endişe ve korku doluydu.

Bu sırada, Chameleon suyun altında nefes almayı reddetmişti. Gözleri kararıyor, hisleri yavaşça yok oluyordu, ama o pes etmedi. Son bir kez daha tahtaya tüm gücüyle asıldı. Tahta esnedi ve sınırlarına ulaştı. Birkaç parmağının eklem yerlerinden çıktığını hissetti, ancak arkadaşını bırakmaya niyeti yoktu. Acı içinde haykırırken, ağzından ve burnundan çıkan kabarcıklar suyun içinde hızla yükseldi. Bir an sonra, güçlü bir çatırtı sesi duyuldu ve kolları boşa gitti.

Vücudu, okun yaydan fırlaması gibi sarsıldı. Suyun içinde ters döndü ve gözleri kararmaya başlarken gördüğü son şey, neredeyse dikleşmiş geminin ucunda, merdivenlerin sonunda özgürlüğe açılan kapıdan giren güneş ışıklarıydı. Sonunda suyun içinde hareketsiz bir şekilde batmaya başladı. Gemi de onunla birlikte yavaşça denizin derinliklerine gömülüyordu.

Elizabeth, sandalın içinde çöküp hıçkırarak ağlamaya başladı. Braga, "Kaptan!" diye haykırdı, ancak sesi sahibini bulamadı. Cruel bir anda suya balıklama daldı, kaptanını kurtarmak için kendini denizin karanlık sularına bıraktı. Ama Chameleon, Kerimiciano ve diğer her şeyle birlikte denizin derinliklerine gömülüyordu.

Chameleon, suyun karaknlığında batarken uzaklardan yankılı bir ses duydu: "Cidden denizin derinliklerinde kaybolacağımı mı düşündünüz?" Bu ses, uzun zamandır unuttuğu bir hatırayı hatırlattı ona, çocukluğunda baston kılıcı ilk kez kınından çıkarttığında duyduğu bir sesti. Yıllardır bunu unutarak yaşamıştı. Gerçi artık bir önemi yoktu. Şuan hiçbir şeyin önemi kalmamıştı. Gemi suyun içinde, Chameleon ise çocukluğuna dair huzurlu bir rüyanın içinde kayboldu.

Denizin yüzeyinde, sadece iki sandal kaldı. Braga, Smith, bir sandalda; Mırumıru, Ferudi ve Elizabeth ise diğer sandalda. Elizabeth, hıçkırıklarla ağlamaya devam ederken, Ferudi şoka girmiş bir halde hareketsiz duruyordu. Braga, bir umutla denizin içine bakıyordu, ama suyun altında hiçbir hareket göremedi. Smith ise elindeki testerede takılı kalmıştı, düşüncelere dalmış ve olayın şokunu atlatamamış gibiydi.

Yavaş yavaş sakinleşen deniz, yalnızca bu iki sandalı kucağında taşıyordu; diğer her şey derinliklere gömülmüştü.
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Mırumıru Perş. Ağus. 08, 2024 6:35 pm

Dışarı çıkmak Mırumıru'nun tahmin ettiğinden daha zor olmuştu. Gemi devamlı olarak savrulduğundan dolayı, yapıştığı tavanda rahatça ilerlemesi oldukça zorluydu. Üstelik tutunmaktan patileri de ağrımaya başlamıştı. Kendini sular altında kalmamış son basamağa attığında bir an durup soluklanması gerekliydi ancak bunu yapacak zamanı yoktu. Patilerinde derman kalmadığı için insan formuna geri dönmüştü. Islak saçlarını hızlıca geriye attıktan sonra titrek bacaklarıyla kendini hızlıca güverteye attı. Gemi kelimenin tam anlamıyla batıyordu artık. Kıç tarafı sular altında kalmıştı. Burnu ise yukarıya doğru yükselmişti ve kıçın ağırlığıyla yavaş yavaş alçalıyordu. Cruel, Braga ve Smith sandalların birine binmişlerdi. Kıç tarafında, batmakta olan gemiden uzaktaydılar. Diğer sandalda ise Elizabeth ve Ferudi vardı. Geminin burun kısmında onu bekliyorlardı. Mırumıru kısa bir hesaplama yaptıktan sonra kendini onların bulunduğu sandala doğru fırlattı. Güzel bir atlayışla dört patisinin üzerine düşmüştü. Gerçi, insan olduğu için teknik olarak patilerinin üzerine düşmemişti ama işte alışkanlıktandı bunlar hep.

Elizabeth atlamadan önce ona diğerlerinin nerede olduğunu sormuştu. Mırumıru bu soruyu sandala atladığında yanıtlayabildi. "Kaptan Kerimiciano'yu çıkartmaya çalışıyordu en son. Suya daldı ve bir daha çıkmadı. O galiba..." derken gözleri doldu ve devamını getiremedi. Kaptanını kaybetme riskindeyken bunun idrakine varamamıştı ancak şimdi onu gerçekten kaybetmiş olma ihtimali yüreğini ciddi anlamda sızlatıyordu. O hiçbir şeyi olmayan bir sokak kedisiyken ona bir yuva vermişti. Sevdiği insanlarla dolu bir gemi sağlamıştı. Ona şıngırtısız tasma almıştı! Onu her sabah oltasıyla oynatmıştı. Mırumıru için her gün keyifliydi. Adalarda aylaklık ediyor, güvertede fare ve martı avlıyordu. Kaptanının gülümseyen neşeli yüzü ve ses tonu aklına gelince hüzünlendi. O denizlerin en seksi, en yakışıklı, en karizmatik kaptanıydı. Böyle ölemezdi. Sevdalısı olduğu bu sularda boğulmuş olamazdı! Elizabeth ağlıyor, Braga ona haykırıyordu ancak geri ses veren yoktu. Suların altından bir anda çıkıp herkese o şen şakrak sesiyle "Hahaha şaka yaptım! Öleceğimi mi sandınız!" demesini bekliyordu herkes. Mırumıru keder dolu bir sesle acıklı bir şarkı haykırmaya başladı.



O esnada Cruel bir anda suya atlamıştı. Denizin dibine doğru batan bir geminin içinden onları kurtarmasını Mırumıru pek mümkün görmüyordu. Deniz artık iyice sessizleşmişti. O görkemli gemilerinden ise geriye hiçbir şey kalmamıştı. Hüzün ve kayıplarla dolu bir gün geçiriyorlardı.

_________________


[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Gfur03d
[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Hwkp2rp

Spoiler:
Mırumıru
Mırumıru
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 22
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından Chameleon Perş. Ağus. 08, 2024 6:38 pm

Chameleon...

Denizlerin en yakışıklı, en seksi, en karizmatik kaptanı...

Sahi ya? Onun hikayesi bu kadar çabuk bitebilir miydi? Kimilerinin hikayesi bir ömür sürer, ancak bir ateşin etrafında ne anlatacak dostu olur, ne anlatacak anısı. Ya Chameleon? Kısacık ömründe, onun hikayesi bir kamp ateşinin etrafında anlatılacak kadar dolu muydu? Tayfasıyla birlikteyken karşılaştığı tüm tehlikeler, Mırumıru'yla ilk tanıştığında, ona yemek fırlatıp kendi kendine gülmesi, başta sadece fare tutmak için yanına aldığı dostuyla çok yakın bir bağ kurup, tayfasının ismini verirken onu onurlandırması, hepsi anlatılmaya değer hikayeler miydi? Elizabeth'i kaçırmaları? Tayfasıyla birlikte yediği tüm yemekler, güldüğü her bir an, beraber sarhoş oldukları her bir dakika, Kerimiciano'nun kemençe çaldığı anlarda tayfasıyla kol kola girip dans ettiği her bir saniye...

Hatırlanır mıydı?

Engin denizlerde, en zengin korsan olmak için çıktığı bu yolda, gemisinde bulunan her bir insanla zenginliğine zenginlik katan bu kaptan, bir gün yıldızlara bakıldığında, kendini hatırlatabilir miydi?

Sahi ya...

Chameleon, bir gün dostları tarafından, tekrardan onurlandırılır mıydı?


Kerimiciano için, nefes almayı bile reddeden kaptan, parmakları yerinden çıkacak, kırılacak ve ömür boyu o parmakları olmadan gezecek olsa bile, o tahtayı yerinden çıkarmaya kararlıydı. Acı içindeydi. Denizin içinde acıdan haykırışı, ciğerlerini suyla dolduruyordu. Her şey, tayfası içindi. Kerimiciano'yu geride bırakma fikrini bir kez bile düşünmemişti, belki de bunun kararlığı ile tüm bu acıya katlanabiliyordu.

Bir gemiyi en son, kaptanlar terk ederdi.

Tahtayı yerinden çıkarabildiği, o güçlü çatırtının kulaklarına dolduğu anda kolları bir anlık boşa kaçmıştı. Sanki tüm vücudu sonunda serbest bırakılmış gibi yerinden fırlamış, ancak gözleri yavaş yavaş kararmaya başlamıştı. Merdivenlerin sonunda, kapıdan giren güneş ışığını görmek gözü kararırken bile son anlarında gülümsemesine sebep olmuştu. Kerimiciano, o ana kadar yaşayabilmişse bir şekilde, onu oradan kurtaracak olmanın verdiği gurur ve rahatlama ile gülümsüyordu.

Gözleri tamamen kararmaya başlarken, vücudu artık hareket etmiyordu.

Gemisiyle aynı kaderi paylaşıyor, onunla birlikte diplere doğru dalmaya başlıyordu.

Son bir kez, gözleri tamamen kararmadan önce son bir kez parmak uçlarıyla gemisine dokundu.

Gözlerinin karaltısına benzer şekilde, suyun derinlerine, karanlığına doğru batarken Abyss'in sesini duymak, kaptanın canını bile sıkmamıştı ilk kez. Abyss'in denizin derinliklerinde kaybolmayacağını biliyordu, tam da bu yüzden onun kendi yerini almasına izin vermemişti. Kerimiciano'yu arkada bırakacağını biliyordu. "~Abyss..." Diye geçirdi içinden son kez. Son bir kelime daha kuramadı. Sadece, gücü sadece tek bir şeye yetti.

Belki de artık yapamayacağına en çok üzüleceği şeyi yaptı...

Gülümsedi...

Kendini, bir bar ortamında, herkesin kahkahalardan birbirini duyamadığı bir ortamda buldu. Huzur, sanki en başından beri onunla birlikteymiş gibi damarlarına nüfuz ediyordu. Yuvarlak bir masanın etrafında, tanıdık yüzleri görmek, sanki bir daha göremeyecekmiş hissi yaratsa da, kendini bu huzura kaptırmıştı. Elindeki bardağa baktı. Bol köpüklü bir biranın kokusu burnunun dibine geliyordu. Solunda, göbeğini neredeyse masanın üstüne çıkarıp koyacak Ferudi duruyordu. Üzerine giydiği gömleğin birkaç düğmesini açmış, o sırada masanın tam karşı tarafında oturan Kerimiciano'nun çaldığı kemençeye göbeğine vurarak eşlik ediyordu.

Bir daha gerçekten bulamayacağı bir huzurun içine hapsolmuştu. Sağında Braga oturuyordu, yine o garip kaskını çıkarmamış, ürkek bir ceylan gibi duruyordu. Herkes, sarhoştu. Gözleri Mırumıru'yu aradı heyecanla. Masanın üstüne çıkmış, kedi formunda iki ayak üzerinde dans eden dostunu görmek gülümsemesini daha da büyütüyordu. Birasından kocaman bir yudum aldıktan sonra Braga'nın kaskına vurdu bardağı. Korkudan neredeyse yerinden sıçrayacak olan Braga'ya döndü kahkaha atarak. "~Koykma layn. Kapta-hığk. Kaptanın buyda." Bu huzurun içinde, sarhoş olmadığını bilse de sarhoş taklidi yapıyordu.

Bu ortama ayak sağlamak için, bir daha bu ortamda yaşayabilmek için her şeyi yapardı. Ayağa kalktı birasını iyice kavrayıp, kocaman bardağı bir dikişte bitirdikten sonra bardağı masaya vurdu. Bir ayağını masanın üstüne attı. Herkesin yüzüne, son bir kez daha baktı. Hiçbir yüzü, hiçbir detayı, hiçbir gülümsemeyi, hiçbir huzuru unutmak istemiyordu. Herkesin mutlu bakışları altında gözlerinden hafif bir yaş döküldü istemsizce. Yine de, gülümsedi. İki gözünden akan yaşlar yanaklarını ısıtmaya başlarken, gülümsedi.

"Sizleri hiç unutmayacağım."

Dedi çatallaşmış sesiyle. Sonrasında sol yumruğunu havaya kaldırdı.

"Siz hep gülün!"

_________________


Spoiler:
Chameleon
Chameleon
Korsan
Korsan

Mesaj Sayısı : 27
Kayıt tarihi : 25/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli Empty Geri: [ALTIN KEDİ KORSANLARI] Osuruğun Bedeli

Mesaj tarafından West Blue Anlatıcı Perş. Ağus. 08, 2024 10:10 pm

Mırumıru'nun acı şarkısının yankısı denizin üzerine yayıldı, melodisi denizin derinliklerine doğru sessizce süzülüyordu. Ancak, suların karanlık derinliklerine inildikçe şarkının sesi hızla azaldı ve sonunda tamamen duyulmaz hale geldi. Sanki deniz, bu acılı melodiyi yutmuştu.

Denizin dibinde, karanlık derinliklerde, devasa gemi yavaşça batıyordu. Geminin etrafını saran su, onun ahşap yapısını derin bir çaresizlikle sarıyordu. Su, geminin gövdesine dolarken, karanlık gölgeler arasında devasa yapısı gözden kayboluyordu. Denizin soğuk karanlığı, geminin her bir detayını yutarak onu derinliklere doğru çekiyordu.

Bu esnada Chameleon, geminin yavaşça batan kalıntıları arasında, huzurlu bir rüyaya dalmıştı. Bir bar ortamındaydı; etrafında dostları, tanıdık yüzler, kahkahalar ve şen şakrak sesler vardı. Chameleon, bu huzurlu rüyada kaybolmuş, kendini bir anlığına her şeyden uzak, güvenli bir yerde hissetmişti. Rüyasında, Kerimiciano'nun çaldığı kemençenin huzur veren melodisini dinliyordu. Gözleri kapalı, dudaklarında hafif bir gülümsemeyle, dostlarının yüzlerini görüyordu.

Gerçek dünyada ise, Chameleon’un bedeni suyun altında tamamen hareketsiz kalmıştı. Ama aniden, kaptanın yanında beliren bir kılıç, mistik bir güçle kendini gösterdi. Baston şeklindeki kınından çıkan bu kılıç, sanki kendi iradesi varmış gibi Chameleon’un eline yapıştı. Chameleon’un vücudu doğal olmayan, ürkütücü hareketlerle kıpırdanmaya başladı. Her bir eklemi, sanki bu yeni duruma alışmaya çalışıyor gibi gergin ve tuhaf bir şekilde hareket ediyordu. Gözleri siyaha bürünmüş, sanki ruhunun derinliklerinde bir karanlık doğmuştu.

Rüyasında, Chameleon bir an için Braga’ya döndü, elindeki içkiyi onun kaskına koydu ve ona bir şeyler söyledi. Gülümsemesi, kemençenin huzurlu melodisiyle birleşti. Ancak gerçek dünyada, suyun karanlık derinliklerinde, Chameleon’un dudaklarından kendine ait olmayan, soğuk ve yabancı bir sesle şu kelimeler döküldü: "Özgür Kılıç Tekniği: Kasırga!"

Mırumıru, suyun yüzeyine çıkan ve derin derin nefes alan Cruel’i fark etti. Cruel, yorgun bir şekilde yüzerek Smith ve Braga’nın olduğu sandala doğru ilerledi, oraya tutunup soluklanmaya başladı. Deniz, sanki yaşanan bütün kaosu unutmuş gibi, tekrar eski haline dönmüş, dalgalar sakinleşmişti. Ancak bu sessizlik, fırtına öncesi sessizlik gibiydi.

Aniden denizin içinden bir uğultu duyuldu. Bu uğultu, giderek daha güçlü ve tehditkâr bir ses haline geliyordu. Cruel, Smith ve Braga'nın yardımıyla sandala çıktı. Ama hemen ardından su birden kabarmaya başladı, sanki deniz kaynamış gibi fokurdamaya başladı. İki sandalı birbirinden ayıran denizin ortasında büyük bir patlama oldu. Gökyüzüne doğru devasa bir sudan kasırga yükselmeye başladı ve bu kasırga, sandalları da içine alarak göğe doğru yükseltti.

Mırumıru ve diğerleri, gemiden geriye kalan enkaz parçalarıyla birlikte kasırganın içinde dönerek göğe yükseldiler. Bir anda kendilerini, gökyüzünde, yaklaşık on metre yukarıda buldular. Her şey ağır çekimde gibiydi. Mırumıru zirvedeyken, çığlık atan Braga’yı gördü; her zamanki gibi korkmuştu. Cruel’i havada yayını son anda kaptığını fark etti, Smith bağırıyordu, Ferudi ise çığlıklar atıyordu.

Saniyeler içinde, hepsi suya geri düştüler. Bu sefer miru miru batıyordu. Adeta taşa dönüştü. Bu patlamanın sebebinin ne olabileceğini bilmeyen Mırumıru, kaskatı kesilip, boğulup öleceğini düşündüğü anda, Braga onu yakaladı ve nasıl olduğu bilinmez şekilde, parçalanmamış sandallara doğru sürükledi. Sandalları kim yaptıysa alnından öpmek lazım çünkü her ikisi de sapasağlam suyun üstünde yüzüyordu, Üstelik kürekleri bile hala üstündeydi. Elizabeth ve Cruel, Ferudi’yi taşıyarak sandala ulaştırdılar. Smith ise kendisini zar zor sandala attı.

Sessizlik...

Deniz tekrar normale dönmüştü, sular sakinleşmiş, dalgalar yatışmıştı. Ancak bu sakinlik, yaşananların ağırlığını hafifletmiyordu. Herkes ne olduğunu anlamayan bir şokla denizin üstündeki yüzen enkaz parçalarına bakıyordu. Orada siyah bir beden gözüktü. Yüzüstü yatan Chameleon bilinçsiz bir şekilde suyun üstünde yatıyordu Sonra göğsü yavaşça suya battı. Smith heyecanla "Cruel! Kaptanı kurtar!" diye bağırdı. Kafası tekrar suya batmadan Cruel suya atladı. Kaptanı sürükleyerek diğer sandala taşıdı. Elizabeth ile Smith onu kendi sandallarına çektiler. Sonra Cruel de onların sandalına çıktı. Mırumıru karşı sandalda Elizabeth'in kaptana ilk yardım müdehalesi yaptığını görebiliyordu. Herkes nefesini tutmuş Elizabeth'e bakıyordu. Kerimiciano görünürlerde yoktu. Bu sırada Chameleon yine koyunu rüyasında gördü. Koyun bu sefer sırılsıklam olmuştu. Ancak bu rüyadan uyanmak şuan için zordu..


En son West Blue Anlatıcı tarafından Çarş. Ağus. 21, 2024 12:14 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
West Blue Anlatıcı
West Blue Anlatıcı
Anlatıcı
Anlatıcı

Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 30/07/24

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1 sayfadaki 2 sayfası 1, 2  Sonraki

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz